{{ชื่อ}} ประเภทบุคลิกภาพ MBTI
บุคลิกภาพ
"Ezgi Mola ประเภทบุคลิกภาพประเภทใด Ezgi Mola เป็นประเภทบุคลิกภาพ ENFP ใน mbti, 7w6 - so/sx - 278 ใน Enneagram, SLOAI ใน Big 5, ESE ใน Socionics"
İbrahim Selim'in programını biraz izleyip bir şeyler yazmak istiyorum. Kadının ENFP olduğu gerçekten ortada, stereotipik olarak da öyle ama öyle gitmeyeceğim. Mesela, ağız kokusu konusundan başlayıp diş ile alakalı reklam yüzü olma olaylarını anlatıp sonra istatiksel bir veriyi sunup hemen konservatuardaki bir anısıyla anlatımını güçlendirmesi, verileri olabildiğince objektif olarak sentezleyip savlarını sunduğunu gösteriyor. Böylece bilincinden, olabildiğince objektif ve doğrucu bir düşünüş aşamasını sunabiliyor. Bu bize Ne'yi gösterir. Fi, kişinin ferdi duygusal açıdan yargılama ve içsel uyumunu belirler. Ezgi Mola, genel olarak bu içsel uyuma sahip. Çünkü, bazı konularda kendi yargılayışa göre dobra olup Fe diplomatikliğinden uzak olması, onun ortamdaki duygu enerjisini değil kendi bilinç akışında dönen değer ve duygu trafiğine kapıldığını işaret eder. Konuşmalarından, trafik anısından, tavrından ve hallerinden bu içsel uyumun, Ne'nin kontrolü altında çalıştığını anlayabilmeniz olası. Enneagram'a gelirsek, E7 düşünülmüş sanırsam. Bana da öyle geliyor ancak açıklamaları biraz dikkatli okuyup uyup uymadığına bakmalıyız. "E7'nin tutkusu ve takıntısı oburluktur. Bu oburluk, zevki sınırsız yaşama ve her fırsat ve olasılığa açık olma arzularını besler. Oburluk bir çeşitlilik tutkusudur ve mümkün olduğu kadar çok farklı zevkin tadını çıkarabileceklerini garanti etmek için çok çaba harcarlar. Bu durumdan dolayı rutin ve sıradanlık E7'yi bunaltır ve sıkar." Çocuğuna bakıcı tutmadığında söylediği, "Bu anı kaçıramam." demesi onun çocuğuyla neredeyse her an birlikte olma ihtiyacı ve bu zevki sonuna kadar yaşama ihtiyacını anlatıyor. E7'ler deneyimlemek, anlamak, bilmek, görmek isterler ve ana amaçları da budur. "Her anne böyle ister." diyebilirsiniz ancak Ezgi Mola'nın bu konu haricinde de bir şeyleri deneyimleme ve tatma tutkusunun ne derece fazla olduğunu anlamak elbette mümkün. SO7 kolektif bir yapı içerisinde başkalarını önemser ve onları düşünür, SX7 ise daha çok idealisttir ve gerçekleri görmekten çok kendi gerçekliğini deneyimlemek ve yaratmak ister. SP7 ise, empati yeteneği diğerlerine göre daha az gelişmiş olandır ve ancak yine neşeli ve konuşkandır. İhtiyaçları için diğer alttiplere göre daha stabil şeyler -mesela aile, isteyebilir. Buradan yola çıkacak olursak Ezgi Mola so7w6 olabilir. AP: FELV olarak düşünüyorum, şöyle açıklayacağım. Öncelikle, 2E'nin özelliklerinden bahsedelim. 2E, ortamda duygularını daha kontrollü ve tam ayarında gösterebilir. Ne ortamı duygu seline dönüştürür ne de solgun, siyah beyaz bir fotoğraf albümündeki kadar donuk bir yere. Kelimeleri iyi kullanabilir ve duygusal bir konuşmada bulunmayı sever çünkü self-positive, others-positive'dir. 1E olacak kadar duygusal temelde kontrol edilmiyor ancak 3E veya 4E kadar da sığ değil diyebilirim. Sonra 3L'den yola çıktım, 3L'ler konuşmayı gerçekten bayağı sever, farklı farklı düşünsel konuları öylesine tartışıp konuşabilirler. Ayrıca 3L'in stres kaynaklarından birisi de, entelektüel olarak kendisini geliştirip geliştiremeyeceğidir. Ezgi Mola'nın da bir oyuncu olması, onda böyle bir beklentiyi yaratmamızda yeterli ve yardımcı oluyor. Geriye ya 4F/1V ve 1V/4F kalıyor. Pek argümanım yok ancak 1V olduğunu düşünmüyorum, öyle görünüyor. 1V, inanılmaz bir güç istenciyle yanıp tutuşur ancak bunu bir villain edasıyla algılamayın, "yapabilme kabiliyeti" isterler. Bir şeyleri başarmak, elde etmek, yükselmek ve kendi potansiyellerine ulaşmak isterler. Bu kadında baskın bir 1V göremedim, bu sebeple FELV diyeceğim.